
Füze Yağmuru ve Artan Kaybılar: İsrail-İran Savaşı Şiddetini Artırıyor
İsrail ve İran arasında yaşanan doğrudan askeri çatışmanın üçüncü gününde tansiyon daha da yükseldi. İran'ın “Gerçek Söz 3” operasyonuyla başlattığı füze ve drone saldırıları, İsrail’in hayati öneme sahip petrol rafinerileri ile boru hatlarını hedef aldı. Savaşın resmi bilançosu, İsrail’de ölü sayısının İsrail İran savaşı nedeniyle 10'a, yaralı sayısının 390’a yükselmesiyle ağırlaşıyor. Yaralılar arasında durumu ağır olanlar da bulunuyor.
Bu saldırılarla birlikte, Petah Tikva’da sivillerin yaşadığı bir apartmana isabet eden İran füzesi, çok katlı binada ciddi yıkıma neden oldu. Apartmanın pek çok dairesi ağır hasar gördü, duvarlar adeta siyaha büründü. İsrail’in acil yardım ekipleri hayatını kaybedenler arasında yaşı yetmiş civarında kadın ve erkeklerin olduğunu doğruladı. Gençler de ölü ve yaralılar arasında. Saldırıların ardından enkazda arama kurtarma çalışmaları hız kazandı, sabah itibarıyla 35 kişinin hâlâ enkaz altında olabileceği tahmin ediliyor.
İran’ın Hedef Listesinde Enerji ve Bilim Odakları
İranlı askeri kaynaklar, dünün en çok dikkat çeken saldırılarının İsrail’in enerji altyapısı ve bilimsel merkezlerine yönelik olduğunu açıkladı. Akaryakıt tesisleri, jet yakıtı üretim merkezleri ve rafineriler özellikle hedef alındı. İran’ın saldırılarını, daha önce İsrail’in İran’daki petrol rafinerilerini vuran saldırısına misilleme olarak düzenlediği de doğrulandı. İran Devrim Muhafızları’nın açıklamasında, bu eylemlerin, geçen cuma günü İsrail saldırısıyla öldürülen İran İstihbarat Şefi Muhammed Kazemi’nin intikamı olduğu vurgulandı.
İran’ın hedeflerinden biri de Rehovot’taki Weizmann Bilim Enstitüsü oldu. Bilindiği gibi bu kurum, nükleer araştırmalarıyla öne çıkan bir merkez. İsrail yetkilileri, Weizmann Enstitüsü’nün bir bölümünün zarar gördüğünü doğruladı. Ancak, İran’ın bir başka iddiası olan Başbakan Netanyahu’nun Qesaria’daki ikametgahının isabet aldığı bilgisini İsrail tarafı teyit etmedi. Hadera’daki elektrik santrali de İran füzeleriyle vuruldu, enerji iletimi kesintiye uğradı. Bu saldırılar ülkede kısa süreli enerji krizi yaşanmasına neden oldu.
İran’da ise sağlık yetkilileri toplam can kaybını 224’e, yaralı sayısını 1.277’ye çıkardı. Bağımsız insan hakları örgütü Hengaw, ölenler arasında 14 çocuk, 18 kadın ve yaklaşık 300 askeri personelin olduğunu belirtti. Kaybın en fazla olduğu bölgeler ise Tahran, Doğu Azerbaycan, Kirmanşah, Lorestan ve Hamedan oldu. İran’da kayıpların bir bölümü sivil, önemli bir kısmı ise Devrim Muhafızları, ordu ve polis personeli olarak kayıtlara geçti.
İsrail ise tarihte görülmemiş şiddette askeri operasyonlarla İran’ı hedef almaya devam etti. Özellikle nükleer program tesisleri ve ordunun lider kadroları saldırı aldı. ABD’li yetkililerin iddiasına göre, Başkan Donald Trump, İsrail’in İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’e yönelik büyük bir saldırısını engelledi. Bu müdahalenin ardından İsrail harekat planlarını yeniden gözden geçirdi.
İki ülkede de yetkililer, karşılıklı yeni saldırılar için tehditler savuruyor. Sığınaklarda kalan sivillerin hayatını koruma refleksleri sayesinde İsrail’de kaybolan kişi sayısı düşük kaldı. Uluslararası aktörlerin ateşkes çağrılarına rağmen, savaşın kısa vadede durulacağına dair umutlar giderek azalıyor.